Bu nedenle yazan cizen insanlari da anlamam. Düsüncelerini, anilarini hikayelerini arsiz bir istahla yayimlatanlari. Herkes onlarin akillarindan gecenleri okusun, izlesin, etkilensin saplantilarina bir mana veremem. Sapik gibi insanlarin ruhuna dokunma cabalarindan tiksinirim. Hele tartismayi seven insan. Aman aman. Gözlerdeki o parlama. O tükürüklü telas. Tartismayi cok sevenle tartismayi hic sevmem. Bir an önce savundugu fikir galip gelsin de görüs alanimdan cikip gitsin isterim. Onu dinleyecegime, kafami dinlerim.Manyakca siritanlar, meraktan delirenler, kiymetli yalnizliklari arayanlar, hayallerinden cok uzaga düsenler... MP3 arsivi ile Spotify arasinda sikisan saskin müzikseverler. Beton ve metal istilasindan kacip mezarliklarda nefes alan endiseli kentliler. Gecenin köründe asansöre binen eli cimbizli adamlar. Yasadigimiz dünya yeterince ürkütücü degilmis gibi yeni nesil korku konseptli kacis evlerine gidenler. AVM görünümlü flehir yaratiklari, balmumu heykeller, ölü kediler, tatsiz persembeler, paranoya panayirlari, uykulari kaciran kabuslar...
Hakan Bicakci, kendine özgü yalin üslubuyla, modern zamanlari ve faillerinin dehsetli monotonluklarini anlatiyor.Normal Nefes Almaya Devam Edin, gittikce karmasiklasan sanriliöykülerin kitabi. Carpip kacan, derin tesirli, paranoyakca gercekci.